Çocuğa Yönelik Cinsel İstismar Ve Şiddetin Önlenmesi Basın Bildirisi

 

KAMUOYUNUN DİKKATİNE


Son günlerde Türkiye kamuoyuna mal olan Eylül çocuğumuza tecavüz edilip katledilmesi, Leyla çocuğumuzun ihmalden ölmesi ve geçmiş yıllarda benzer cinsel istismar/cinayet vakalarının yaşanmış olması çocuklara yönelik taciz, tecavüz, ensest, ihmal gibi elim hadiselerin hukuki, psikolojik ve sosyolojik düzlemde devlet ve sivil toplum nezdinde acilen gündeme alınıp yeni çözümler üretilmesini zaruri hale getirmiştir.

Devletimiz son yıllarda yaşanan bu tür menfi hadiselerin suç işlenmeden önce engellenmesi için koruyucu tedbirler ve suç işlendikten sonra cezalandırılması hususunda da gerekli kanuni düzenlemeleri üst seviyede hayata geçirmiş olsa da maalesef bu suçların önüne geçilmesi tam olarak mümkün olamamıştır.

Toplum vicdanını kanatan bu tür problemli alanlar dahil aile, kadın, çocuk ve gençlere yönelik çalışmalar yürüten Sivil Toplum Kuruluşları olarak; Hukukçu Kadınlar Derneği’nin çağrısı ile “Çocuk İstismarı ve İhmali”nin görüşülmesi gündemiyle bir araya gelinmiştir. Durumun vahameti ve aciliyeti dolayısıyla hazırlanmakta olan geniş bir raporun kısa özeti niteliğindeki basın bildirisini kamuoyuna sunuyoruz.

Kadın Sivil Toplum Kuruluşları olarak çocuk istismarı ve ihmali olaylarına yönelik hukuksal, psikolojik, sosyolojik ve eğitim alanlarında önleyici, caydırıcı/cezalandırıcı, koruyucu ve onarıcı çalışmaların mevzuat dayanağı oluşturularak bir an önce hayata geçirilmesini; bahis konusu suçların faillerinin kanunda yapılacak düzenleme ve iyileştirmelerle en üst hadden cezalandırılmalıdır. Taciz, tecavüz, ensest gibi cinsel istismar suçlarına hiçbir şekilde iyi hal indirimi uygulanmamalıdır. İstismara maruz kalan çocuk ve yetişkine kanunlarla tam bir destek ve koruma sağlanması gerekmektedir.

Özellikle bu tür suçların işlenmesini teşvik eden, suç işlemeye yatkın bireyler üzerinde oluşturduğu algı ile suça ortaklık yapan basın yayın kuruluşlarının televizyon, radyo, gazete, sosyal medya kanalı ile yaptığı yayın ve her türlü basılı eserin pornografik unsurlardan arındırılması hususunda devletimizin hukuki her türlü tedbiri alması, RTÜK vasıtasıyla medya ciddi bir kontrol mekanizmasına tabii tutulmalıdır.

Bu çerçevede aile bütünlüğü ve çocukların bedensel bütünlüğünün korunması, medya ve kitle iletişim araçlarının bilinçli kullanımı hususunda eğitilmesi, bilgilendirici kamu spotu ve kısa filmlerin hazırlanması; cinsel istismara maruz kalan çocuk, kadın, engelli, erkek ve yaşlı gibi mağdurların herhangi bir etiketlenmeye ve baskıya maruz kalmadan, ruh ve beden sağlığına kavuşturacak onarıcı politika geliştirilmelidir.

Konunun hassasiyeti ve toplumun bütününün problemi olan meselenin özünden ve amacından uzaklaştırmadan, çarpıtmadan ve ayrıştırmadan toplumu vicdan paydasında birleştirici her türlü gayret ve çabanın içinde olmak, suça ve suçluyu sıfır toleransla mücadele etmek devletimizle birlikte Sivil Toplum Kuruluşları olarak hepimizin ortak görevidir.

Bu vesileyle Kadın Sivil Toplum Kuruluşları olarak bu çalışmada bizleri bir araya getiren toplumu derinden sarsan Eylül ve Leyla çocuğumuza Allah'tan rahmet, ailelerine sabırlar diliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

6.07.2018